0-­3 Yaş Arası Çocuklarla İletişim

Yeni doğan her bebek geleceğin kadını, erkeği, yetişkini, toplumu oluşturan bireyleri olur. Sağlıklı toplumların oluşması da sağlıklı zihinsel yapıya sahip bireylerin yetişmesiyle mümkündür dolayısıyla ebeveyn olarak sağlıklı bireyler yetiştirmek hem çocuğun bireysel yaşamı ve geleceği hem de toplumumuz açısından son derece önemlidir. Uzmanlara göre çocukların psikolojik gelişiminin en hızlı şekilde geliştiği dönem 0-3 yaş aralığıdır ve bu yaş aralığındaki çocukların bilinçaltları sözlü, görsel tüm verileri olduğu gibi işler. Her birimiz kendi düşüncelerimizi yönetmeyi öğrenene kadar aile, okul, arkadaş, atalarımız, gelenek, görenek vb. olmak üzere birçok dış etken tarafından kodlanan bilinçaltı kalıplarımızla geleceğimizi oluşturduğumuz için bu yaş dönemindeki çocuklarla kurulan iletişim çok daha önem taşımaktadır. Çünkü yeni doğan her bebek ilk iletişimi ebeyvnleri ile kurar dolayısıyla ilk bilinçaltı verilerini de ebeveynlerinden alırlar. Bu nedenle 0-3 yaş arasındaki çocuklarla doğru iletişimi kurmak son derece önemlidir.

Bu yaş aralığındaki çocuklar bilinçaltı verilerini sembollerle şekillendirirler. Digitalin hakim olduğu bir zamanda çocuklara anlatılan anne sesiyle anlatılan masalların yerini de artık çizgi film, animasyon anlatımlı masallar aldı. Dolayısıyla çocuğumuz için seçeceğimiz renkli, hareketli, sembolik anlatımların doğru bir görsel dille aktarılmış olmasına dikkat etmeliyiz. Müzik de bu yaş aralığındaki çocukların hem beyinsel hem de psikolojik gelişimleri açısından önemlidir. Dinletilecek müziğin dalga boyutları çocuğun sinir sinapslerini etkileyeceği için ileride karakterinin oluşmasında da rol oynacaktır. Doğduğu andan itibaren rock müzik dinletilmiş bir çocuğun beynine işlediği duyusal veriler ile 432 Hz boyutunda müzik dinletilen bir çocuğun beynine işlediği duyusal veriler aynı olmayacaktır. Dolayısıyla müzik seçimi bu yaş aralığında oldukça önemlidir. Bu yaş aralığındaki çocukların hareketlerini kontrol etme yetenekleri gelişmemiştir. Kontrolsüzce hareket ettikleri ve her cismi ağızlarına götürme eğiliminde oldukları için oyuncakları da doğru seçilmelidir. Çok küçük, zararlı madde içeren, sivri, keskin oyuncaklar tercih edilmemesi sağlıklarını koruyacak, korkutucu görüntüye sahip olan ya da bazı olguları temsil eden (silah, kılıç) oyuncakların seçilmemesi de zihinsel gelişimlerinde rol oynacaktır. Çocuklar bu yaş aralığında benliklerini de oluşturmaya başlarlar. Çocuk kaşık tutmak gibi basit hareketleri yapabilmeye başladığı anda bu hareketleri gözetim altında olmak koşuluyla pekiştirici onaylama cümleleriyle tekrar etmesine teşvik edilmelidir.

Bu yaş aralığındaki çocuklar için bir diğer önemli hususta tuvalet eğitimidir. 0 – 3 yaş aralığındaki çocukların bilinçaltları her bilgiyi süzmeden işlemeye çok açık olduğu için neden tuvalete gitmesi gerektiği basit anlatımlarla çocuğa anlatılmalıdır. Çocuğa neyin neden yaptırıldığı açıklanmalıdır.  Çocuğun anne, babaya bağımlı olmaması ve benlik algısını oluşturması için ebevynler hazır olduğunu hissettiği anda çocuğu anne baba odasından ayrılmalıdır.

Bu yaş aralığındaki çocuklar merak ile keşfederler, zihinleri merak ile gelişir. Bu nedenle çocuğun merak duygusu ile sordukları ters davranılarak, ilgisiz kalınarak, geçiştirilerek köreltilmemeli, merak ettiği şey yalın cümleler ile anlatılmalıdır. Bu yaş aralığındaki çocuklara odasında yalnız bırakmak gibi asla benlik algısını zedeleyecek cezalar verilmemelidir. Her doğan bebek bir bireydir dolayısıyla 0-3 yaş aralığında da olsalar ebevynleri onları birey olarak görerek, göz teması kurup onların boylarının hizasında bir yetişkin ile konuşuyormuş gibi ama basit cümleler kurarak konuşmalılar. Hepimiz dinlendiğimizi hissederek kaele alındığımızı hissetmek isteriz bu çocuklar için de geçerlidir. Ebeyevnler çocuklarını “çocuk” deyip geçiştirmeden dinlemelidir çünkü dinlenilmek çocuğun benlik ve güven duygusunu oluşturmasında önemli bir faktördür.